30th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association

Aim:

Bladder injury is usually due to blunt abdominal trauma associated with pubice fracture  and conservative treatment is usually  found adequate. Intraperitoneal bladder perforation needs operative treatment.Laparoscopic treatment of bladder perforationin adulthood was reported in 1994 initially. We report our first  laparoscopic repair in bladder perforation due to traffic accident.

Case:

3 year ol male child was referred our intitution witha complaint of injury at pubic region due to traffic accident.  Computed scan revealed free intraabdominal fluid. Inıtially, an internal bleeding was suspected however no bleeding course was found except pelvis fractures. After 36 hours later a urethragram investigation showed  a spreading contrast material into the abdominal cavity. Laparoscopic approach was selected fort he operation. While entering into the abdominal cavity,initially abdominal fluid decrease our sight.reversed trendelenburg   position solved the problem. Laparoscopic exploration revealed a 3 cm length perforation at the top of the bladder.  The injury was repaired with the extracorporeal guided 3/0 polyglactine sutures  in a twofold fashion and any leakage was controllec with artificial globe of bladder. Post operative follow-up was uneventful.

Conclusion:

Laparoscopic approach is a easy and non-invasive option in bladder injury repair.  One or twofold repairs  can be used.

Amaç:

Mesane yaralanmalarının çoğunluğu, pelvik kırıkların eşlik ettiği künt travmalar nedeniyle oluşan ekstraperitoneal kaçaklardır ve genellikle konservatif tedavi yeterli olur. Ancak pelvik kırıkların nadiren eşlik ettiği intraperitoneal perforasyonlarda cerrahi onarım gereklidir. İlk kez 1994 yılında bildirilen laparoskopik mesane onarımının ardından günümüze kadar yayınlanmış az sayıda olgu sunumu içerisinde çocuk yaş gurubuna rastlanmamıştır.  Burada, trafik kazası nedeniyle mesane yaralanması oluşan bir çocukta uyguladığımız laparoskopik mesane onarımı sunulmaktadır.

Olgu:

Trafik kazası geçiren üç yaşındaki erkek hastanın ilk muayenesinde sağ kasık bölgesinde açık yara, pelvis ve tibia kırıkları saptandı.BT incelemesinde karın içerisinde yaygın serbest sıvı görülünce, kanama ön tanısı ile kliniğimize yatırıldı. Pelvik kırık dışında kanama odağı bulunamadı. Hastanın mesane sondasından yeterli idrar çıkışı vardı. Kazadan 36 saat sonra hematüri görülünce yapılan sistografide kontrast maddenin karın içerisine yayıldığı saptandı ve intraperitoneal mesane yaralanması ön tanısı ile ameliyat edildi.Laparoskopik girişim için göbekten 5mm’lik optik ve karın alt yan bölgelerinden iki adet 3 mm’lik port girildi. Bağırsakların ödemli ve genişlemiş olmaları nedeniyle görüş kötü idi ancak karın içi sıvıların aspirasyonu ve ters Telendelenburg pozisyonu sonrasında boş mesanenin tepesinde üç cm uzunluğunda transvers yerleşimli tam kat yaralanma görüldü. Yaralanma Karın duvarından sokulan 3/0 poliglaktin ile sürekli dikiş yapılarak tam kat kapatıldı ve son dikiş bağlanmadan önce mesane yaşa uygun hacımda sıvı ile şişirilerek kaçak olmadığı görüldü.  Mesane mukozasının dikiş hattından periton içerisine doğru dönmüş olabileceğinden şüphelenilerek bu dokuları gömecek şekilde periton ve kısmen kaslardan geçen ikinci kat dikiş yapıldı. Karın içerisi aspire edilerek işlem sonlandırıldı. Post operatif dönem sessiz seyretti, dördüncü gün mesane sondası çıkarıldı ve ertesi gün hasta ortopedi kontrolü ile taburcu edildi.

Sonuç:

Minimal invazif bir teknik olan laparoskopi; bazı çekinceleri olsa da travmalı hastalarda tanı ve tedavi amacıyla kullanılmaktadır. Travmatik intraperitoneal mesane perforasyonu olan çocuklarda laparoskopik onarım başarıyla uygulanabilir bir tedavi seçeneğidir.Onarım için tam kat tek sıra dikiş tekniği kullanılabileceği gibi olgumuzdaki gibi çok katlı kapatmalar da uygulanabilir.