17th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Nurses Association

View Abstract

Oral Presentation - 15

EVALUATION OF PAIN IN NEWBORNS IN PEDIATRIC SURGERY WARDS

Introduction:The Committee of Taxonomy of International Pain Research Association defines the pain as a biochemical and emotional situation that caused by certain portion of the body and affected by past experience of the individual and aiming the removing an unwanted or unpleasant situation from the body. And, postoperative pain is defined as with the regulation of the wound site or tissue damage, a decreasing pain within 48 to 72 hours.

Finding: In new born, pain may occur depending on various illnesses, trauma, surgical operation and medical attempts. In the studies done after the 1980s, and currently, it has been proved that infants perceive and remembered pain very well. Symptoms in new born are grouped as behavioral (showing various body movements, crying, mimics and body tonus etc.) and physiological signs (heart rate, respiratory rate, increased blood pressure, metabolic, and hormonal changes). The most common indicator of pain in new born is considered as crying together with changes in facial expression. In a newborn who has a non-verbal language to express the pain experienced, the major problem is the difficulty of identifying and determining the quality of it.  The intensity of pain cannot be measured objectively like vital signs. All newborns, including premature babies require a special attention for the identification of pain. The attention given on newborns’ experience of pain in intensive care and surgery attempts, made it necessary for developing the appropriate diagnostic tools to be studied.

Result:Nurses in Pediatric Surgery need to learn the language used to describe pain in newborns, to listen carefully their pain notifications, to be sensitive to behavioral cues, to use pharmacological and non-pharmacological methods for relieving pain.

ÇOCUK CERRAHİSİ KLİNİKLERİNE YATAN YENİDOĞANLARDA AĞRI DEĞERLENDİRİLMESİ

Giriş:Uluslararası Ağrı Araştırmaları Derneği Taksonomi Komitesi  Ağrıyı vücudun belli bir bölgesinden kaynaklanan, doku hasarına bağlı olan ya da olmayan, kişinin geçmişindeki deneyimlerinden etkilenen ve istenmeyen durumu uzaklaştırmaya yönelik hoş olmayan biyokimyasal ve duygusal bir durum ya davranış olarak tanımlamaktadır. Postoperatif ağrı ise yara yerinin ya da doku hasarını  düzelmesi ile 48-72 saat içinde giderek azalan bir ağrı olarak tanımlanır.

Bulgular:Yeni doğanlarda  ağrı çeşitli hastalıklar, travma, cerrahi operasyon, medikal girişimlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. 1980’li yıllardan sonra  ve günümüzde yapılan çalışmalarda çocukların  ağrıyı çok iyi algıladıkları ve hatırladıkları kanıtlanmıştır. Yeni doğanlarda ağrı belirtileri, davranışsal (değişik vücut hareketleri gösterme, ağlama, yüz ifadesi, vücut tonüsü gibi) ve fizyolojik belirtiler (kalp atım hızında, solunum sayısında, kan basıncında artma, metabolik ve hormonal değişiklikler) olarak gruplandırılmaktadır  Yeni doğanlarda en yaygınağrı göstergesi ağlama ile birlikte yüz ifadesindeki değişiklikler olarak kabul edilir Yaşadığı ağrıyı ifade etmede sözsüz bir dile sahip yeni doğanda ağrıyı tedavi etmekteki majör problem, ağrının tanımlanması ve niteliğini belirlemedeki zorluktur. Ağrınınşiddeti vital bulgular gibi objektif ölçülemez. Prematüre bebekler de dahil tüm yenidoğanlar, ağrının tanımlanması için özel bir dikkat gerektirirler Bebeklerin yoğun bakım ve cerrahi girişimlerdeki ağrı deneyimleri üzerine gelişen ilgi, uygun tanılama araçlarını araştırmaya sevk etmiştir

Sonuç:Çocuk Cerrahisi Hemşirelerinin  yeni doğanların ağrılarını açıklamak için kullandıkları dili öğrenme, ağrı bildirimlerini dikkatle dinleme, davranışsal ipuçlarına duyarlı olma, ağrının giderilmesinde kullanılan farmakolojik ve nonfarmakolojik yöntemleri kullanma sorumlulukları vardır.

Close