30th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association

Ultrasonography is widely used in children following trauma in order to evaluate the abdominal cavity as a non-invasive, cheap and easy imaging modality. The aim is to discuss the efficacy of early abdominal ultrasonography (USG) in pediatric trauma patients in a small-to medium city with a population of 370.000 in a five-month period.

Hundred and fifty six children who were admitted to emergency service because of trauma were evaluated between January and May 2012. The children arrived to hospital in a mean time of 10-20 minutes after the trauma since the city is small and 112 service is fast. Abdominal USG was performed to 67 (42%) of the children who had blunt abdominal trauma. Parenchymatous organ injury was detected in 21 (13%) of the children who had USG. The radiological evaluation performed in first 10-25 minutes was normal in 7 children (4%) (isoechoic period). However significant parenchymatous laceration or hematoma was detected by late radiological evaluation in these children. USG has advantages such as being cheap, easy and radiation-free however has a disadvantage such as being radiologist- or device-dependent. Physical examination and hemodynamic monitorization should be the main follow-up of trauma patients who arrive hospital in short time in small-to medium cities and contrast enhanced CT scans should be obtained in children with a doubt of intraabdominal injury or, on the other hand, if they are stable, USG can be delayed until ultrasonographic signs appear since USG may have false negative results in early period. 

Çocuk travmalarında karın içerisini değerlendirmek amacı ile noninvaziv, ucuz ve kolay bir yöntem olarak ultrasonografi sıklıkla kullanılmaktadır. 370.000 nüfuslu küçük- orta ölçekli bir şehirde 5 ay içerisinde gerçekleşen çocuk travmalarında erken dönem yapılan abdominal ultrasonografinin(USG) etkinliğinin tartışılması amaçlandı

Ocak- Mayıs 2012 tarihleri arasında travma nedeniyle acil servise başvuran 156 çocuk değerlendirilmeye alındı. İlin küçük olması ve 112 hizmetinin hızlı sağlanması nedeni ile çocukların travma sonrası ortalama 10-20 dk içerisinde acil serviste olduğu gözlendi. Künt karın travması düşünülen çocukların 67’sine (%42) acil abdominal USG yapıldı. Ultrasonografi yapılan çocukların 21(%13) tanesinde parankimatöz organ yaralanması tespit edildi. Travma sonrası ilk 10-25 dk içerisinde radyolojik değerlendirilmesi yapılan 7 çocukta (%4) tamamen normal ultrasonografik bulgular saptandı (izoekoik dönem). Ancak çocuklarda belirgin parankimatöz organlarda laserasyon- hematom mevcut olduğu geç görüntüleme yöntemleri ile ortaya kondu.
USG; travma hastalarında ucuz ve kolay yapılabilirliği, radyasyon gibi kötü etkisi olmaması nedeniyle avantajları olan, aynı şekilde yapan kişiye ve cihaza bağımlılık gibi dezavantajı olan bir inceleme yöntemidir. Travma hastalarının hızla hastaneye ulaşabildiği küçük- orta illerde USG’nin etkinliğini düşürmemek amaçlı izoekoik kanama dönemini atlatabilmek için, çok erken dönemde USG’nin yanlış bilgi verebileceği, fizik inceleme, hemodinamik monitörizasyonun ön planda olması gerekliliği ve şüphelenilen olgularda opaklı tomografi ya da hastanın durumu elveriyorsa ultrasonografik bulguların oturması için gerekli olan sürenin beklenmesi gerekliliği akılda tutulmalıdır