34th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association

View Abstract

Oral Presentation - 4

Gastric transposition in children: Long-term results, changing trends

Z Dökümcü, E Divarcı, C Özcan, A Erdener
Ege University Faculty of Medicine, Department of Pediatric Surgery

Introduction: There are technical differences in various centers that perform gastric transposition (GT). In this study, we aim to evaluate our experience of GT and changing trends in operative technical points.

Patients and method: After approval of institutional ethical committee medical records of children underwent GT in our institution between November 2012-June 2016 were reviewed. Short and long term results as well as changing operative preferences were evaluated.

Results: GT was performed in total of 27 patients (13 boys, 14 girls) with diagnosis of esophageal atresia (EA, n=16) and long-segment corrosive esophageal stricture (LSCES, n=11). Median operation age was 37 months (11-155) whereas mean age in EA and LSCES patients were 25.4±13.2 months and 78.8±36 months, respectively. Retrosternal route was preferred in all LSCES patients and EA patients with fibrotic posterior mediastinum (n=10). In first period of the study before January 2016, pyloroplasy and witzel tube-jejunostomy were added in all patients. In the second term, 4 consecutive patients were treated via laparoscopic approach (3 conventional, 1 single incision). There were 4 anastomotic strictures, 4 minor anastomotic leaks and 1 postoperative adrenal insufficiency in a boy with VACTERL association within 23±11.6 months of mean follow-up of the first period. One patient required anastomotic dilatation in early follow-up of the second period (2.8±1.3 months). There was no mortality.

Conclusion: As an approach that may also be performed via minimally invasive techniques, GT is safe and efficient in children. Although rare, major complications may occur due to characteristics of patient group. Further investigations and higher study population with long-term results are needed to evaluate the clinical reflections of operative technical changes.  

Çocuklarda gastrik transpozisyon: Uzun dönem sonuçlar, değişen yaklaşımlar

Z Dökümcü, E Divarcı, C Özcan, A Erdener
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı

Giriş: Çocuklarda özofagus replasmanı amacıyla gastrik transpozisyon (GT) tercih eden merkezler arasında yaklaşım farklılıkları mevcuttur. Bu çalışmada kliniğimizin GT deneyimi ve süreç içinde farklılaşan teknik detayların değerlendirilmesi amaçlanmıştır.

Hastalar ve yöntem: Etik kurul onayının ardından kliniğimizde Kasım 2012 – Haziran 2016 tarihleri arasında GT uygulanmış hastaların kayıtları geriye dönük olarak incelendi. Kısa ve uzun dönem sonuçlar ile çalışma sürecindeki yaklaşım değişiklikleri değerlendirildi.

Bulgular: Özofagus atrezisi (ÖA, n=16) ve uzun segment koroziv özofagus darlığı (USKÖD, n=11) tanılı toplam 27 hastaya (13 E, 14 K) GT uygulandı. Ortanca operasyon yaşı 37 ay (11-155) iken olan ÖA ve USKÖD hastalarının yaş ortalamaları sırasıyla 25,4±13,2 ve 78,8±36 ay idi.  USKÖD olgularının tamamında ve posterior mediasten diseksiyonu mümkün olmayan ÖA olgularında (n=10) retrosternal transpozisyon tercih edildi. Ocak 2016’ya kadar olan ilk dönemdeki tüm olgulara (n=23) rutin olarak uygulanan Witzel tüp-jejunostomi ve piloroplasti bu tarihten sonra terk edildi. İkinci dönemdeki 4 ardışık olgu açık yöntem yerine laparoskopik yaklaşımla (konvansiyonel 3, tek insizyon 1) tedavi edildi. Ortalama izlem süresi 23±11,6 ay olan birinci dönemde 4 olguda dilatasyon gerektiren darlık, 4 olguda minör anastomoz kaçağı ve VACTERL birlikteliği olan 1 olguda erken postoperatif adrenal yetmezlik gelişti. Ortalama izlem süresi 2,8±1,3 ay olan ikinci dönemdeki olguların 1’inde dilatasyon gerektiren darlık saptandı. Hiçbir hastada mortalite gelişmedi. 

Sonuç: Gastrik transpozisyon özofagus replasmanı için minimal invaziv yöntemlerle de uygulanabilen etkili ve güvenli bir seçenektir. Hasta grubunun özelliğine bağlı olarak nadir de olsa majör komplikasyonlar görülebilir. Ameliyat tekniğimizdeki değişikliklerin klinik yansımasını değerlendirmek için uzun dönemli daha yüksek hasta popülasyonlu çalışmalara ihtiyaç vardır. 

Close