40th Annual Congress of Turkish Pediatric Surgical Association Congress

G Korkmaz, GB Bahadır, SE Ünlü Ballı, HE Atasever, İ Yıldırım, Ö Ekici, OM ÇEVİK, E Mambet, B Çalışkan, S Demirbağ, İ Sürer

Gulhane Training and Research Hospital, Department of Pediatric Surgery

INTRODUCTIONPilonidal sinus disease is a chronic, progressive inflammatory disease that often occurs in adolescent children, usually occurring in the sacrocoxial region, manifested by an abscess or a flowing sinus, disrupting the quality of life. Despite many treatments being defined, the search for the most appropriate and ideal treatment is still ongoing since the rates of sickness are still high. OBJECTIVEWe are increasingly turning to treatment protocols that are least invasive because of the high rates of complications and onset in the surgical treatment of this disease. Phenol injection is a minimally invasive method and is applied in two different forms, crystallization and liquid. In this study, we compared the complications, difficulty of using, effectiveness of crystallizing and liquid phenol. MATERIAL-METHODSOur study includes a total of 112children who were applied phenol our clinic for pilonidal sinus between 1-August-2022 and 1-August-2023. Patients were randomly divided into two groups. Patients’ demographic data, complications, post-operative abscess formation, burns in their follow-up were recorded as prospective. The results were compared statistically. RESULTSThe average age of the crystallized phenol group(Group1) was 16.14±1.58, while the average age in the liquid phenolic group(Group2) was 15.66±1.52. Group1 had a history of pre-operative abscess drainage at 49.5% and group2 at 50.5%. The average number of holes in group1 was 1.14≤0,52 while group2 had an average of 1.11±0,56. Groups 1 and 2 were assessed as clinically significant due to the severity of the concomitant complication with statistically no difference in necrosis(p<0.05).CONCLUSIONSuccessful results in the treatment of pilonidal sinus are obtained with the application of phenol in both crystallized and liquid forms. We do not recommend liquid phenol for reasons such as the difficulty of applying, the difficulties of providing the safety of patients and doctors.

G Korkmaz, GB Bahadır, SE Ünlü Ballı, HE Atasever, İ Yıldırım, Ö Ekici, OM ÇEVİK, E Mambet, B Çalışkan, S Demirbağ, İ Sürer

Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Kliniği

GİRİŞ

Pilonidal sinus hastalığı, sıklıkla adolesan çocuklarda görülen, genellikle sakrokoksigeal bölgede oluşan, abse veya akıntılı bir sinus ile ortaya çıkarak yaşam kalitesini bozan kronik, ilerleyici enflamatuar bir hastalıktır. Birçok tedavi yöntemi tanımlanmış olmasına rağmen nüks oranları hala yüksek olduğundan en uygun ve ideal tedavi arayışı sürmektedir.

AMAÇ

Pilonidal sinüsün cerrahi tedavisinde komplikasyon ve nüks oranlarının fazla olması sebebiyle en az invaziv olan tedavi protokollerine yönelim artmıştır. Fenol uygulaması minimal invaziv bir yöntemdir ve kristalize ve sıvı olmak üzere iki farklı formu mevcuttur. Çalışmamızda pilonidal sinüs tedavisinde kristalize ve sıvı fenol uygulamasının, uygulama kolaylığı, etkinlik, komplikasyon açısından karşılaştırdık.

GEREÇ VE YÖNTEM

Çalışmamız; kliniğimize 1 Ağustos 2022- 1 Ağustos 2023 tarihleri arasında pilonidal sinüs nedeniyle başvuran ve fenol tedavisi uygulanan toplam 112 çocuk hastayı içermektedir. Hastalar randomize olarak iki gruba ayrıldı. Demografik veriler, komplikasyon, işlem öncesi ve sonrası abse oluşumu, takiplerindeki yanık durumu prospektif olarak kaydedildi. Sonuçlar istatistiki olarak karşılaştırıldı.

BULGULAR

Toplam 112 çocuk hasta randomize olarak (Sıvı fenol grubu ve krsitalize fenol grubu) iki eşit gruba ayrıldı. Kristalize fenol grubunun (Grup 1) ortalama yaşı 16,14±1,58 iken sıvı fenol grubunda (Grup 2) yaş ortalaması 15,66±1,52 olarak mevcuttu. Grup 1’de % 49.5 oranında, Grup 2’de ise % 50.5 oranında işlem öncesi abse drenajı öyküsü vardı. Grup 1’de orifis sayısı ortalama 1,14±0,52 iken, Grup 2’de 1,11±0,56 idi. Grup 1 ve 2 arasında nekroz açısından istatistiki açıdan fark olmamakla (p>0,05) birlikte gelişen komplikasyonun ciddi olması nedeniyle klinik olarak önemli olarak değerlendirildi.

SONUÇLAR

Pilonidal sinüs tedavisinde hem kristalize hem de sıvı formda fenol uygulamasıyla başarılı sonuçlar elde edilmektedir. Ancak tahmin edilenden daha zor olan uygulama zorluğu, hasta ve doktor güvenliğinin sağlanmasındaki zorluk gibi nedenlerle sıvı fenol uygulanmasını önermemekteyiz.