9. National Pediatric Urology Congress

View Abstract

Oral Presentation Short - 48

Assesment of specific lower urinary tract dysfunction terminology of urologic symptoms in children with bladder-bowel dysfunction

Hİ Tanrıverdi*, P Ertan**, Y Benibol*, İ Akil**, C Taneli*
*Manisa Celal Bayar University, Faculty of Medicine, Department of Pediatric Surgery, Division of Pediatric Urology Manisa, Turkey
**Manisa Celal Bayar University, Faculty of Medicine, Department of Pediatrics, Division of Pediatric Nephrology

Introduction: Bladder-bowel dysfunction (BBD) is an umbrella term including lower urinary tract dysfunction (LUTD) and bowel dysfunction. Bladder-bowel dysfunction does not define a standard patient group. In the absence of anatomic and neurological pathologies, the problems of both excretory systems are considered to be related to each other. The aim of the present study is to determine the incidence of specific lower urinary tract dysfunction to association of  bowel dysfunction.

Method: Thirty children with lower urinary tract dysfunction and bowel dysfunction were recruited in this prospective study. BBD and LUTS were classified in accordance with the ICCS terminology. Children with anatomical and neurological anomalies were excluded from the study. A validated version of LUTSS was used to assess the severity of LUTS. The patient’s work up included structured history, urinary frequency/volume chart and noninvasive uroflow/emg study. In addition they were asked to complete a bowel diary. Stool consistency was assessed by the Bristol Stool Scale. Functional bowel dysfunction was classified by Rome IV criteria. 

 

Results: All of the cases were evaluted according to the urinary symptoms and the specific LUTD was diagnosed. BBD cases were evaluated according to the urinary sympoms; overactive bladder (OAB, n=8, 26.6%), overactive bladder and dysfunctional voiding (OAB+DV, n=9, 30%), dysfunctional voiding (DV, n=12, 40%), primary bladder neck dysfunction (n=1, 3.33%) were diagnosed, respectively. Dysfunctional voiding was diagnosed in 70% of all cases. 

 

Conclusion: Functional bowel dysfunctions appear to have association with LUTD and should not automatically be considered a single entity. Functional constipation is the most common type of bowel dysfunction. Functional bowel dysfunctions accompanies 70% in prevalence in dysfunctional voiding.

 

Çocuklarda mesane-barsak disfonksiyonunda ürolojik semptomların alt üriner sistem disfonksiyonu terminolojisindeki spesifik yerinin belirlenmesi

Hİ Tanrıverdi*, P Ertan**, Y Benibol*, İ Akil**, C Taneli*
*Manisa Celal Bayar Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı
**Manisa Celal Bayar Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Çocuk Nefrolojisi Bilim Dalı

Giriş: Mesane barsak disfonksiyonu (MBD) alt üriner sistem disfonksiyonu (AÜSD)  ve barsak fonksiyon bozukluklarını kapsayan şemsiye bir terimdir. Standart bir hasta grubunu tanımlamamaktadır. Anatomik ve nörolojik patolojilerin yokluğunda her iki boşaltım sisteminin problemleri birbiriyle ilişkili kabul edilmektedir. Çalışmamızın amacı barsak fonksiyon bozukluklarına eşlik eden spesifik alt üriner sistem disfonksiyonlarının oranlarını araştırmaktır. 

Yöntem: Mesane ve barsak disfonksiyonunun birlikte olduğunu saptadığımız 30 çocuk bu prospektif çalışmaya dahil edilmiştir. MBD ve AÜSD tanıları Uluslarası Çocuk Kontinans Derneği (ICCS) terminolojisine göre konulmuştur. Anatomik ve nörolojik anomali saptanan çocuklar çalışmaya alınmamıştır.  Alt üriner sistem semptomlarının ağırlığı geçerlilik çalışması yapılmış olan alt üriner sistem semptom skoru (AÜSSS) ile belirlenmiştir. Hastaların tümüne yapılandırılmış anamnez, işeme/hacim çizelgesi ve non invaziv üroflov/emg yapılmıştır. Ayrıca dişkılama günlüğü doldurulmuştur. Dışkının içeriği Bristol Dışkı Skalası ile belirlenmiştir. Fonksiyonel barsak bozukluklarına Roma IV kriterlerine göre karar verilmiştir. 

Bulgular: Tüm olgular üriner sistem semptomlarına göre incelendikten sonra spesifik AUSD tanıları konulmuştur. MBD olguları üriner sistem semptomuna göre; aşırı aktif mesane (n=8, %26,6), aşırı aktif mesane + disfonksiyonel işeme (n=9, %30), disfonksiyonel işeme (n=12, %40) ve primer mesane boynu disfonksiyonu (n=1, %3,3) tanısı almıştır. Tüm olguların %70’inde disfonksiyonel işeme saptanmıştır.

Sonuç: Fonksiyonel barsak disfonksiyonları  AÜSD  ile sık olarak birlikte görülmektedir ve bu durum ayrı bir  hastalık (antite) olarak kabul edilmemelidir. Fonksiyonel konstipasyon, en sık görülen barsak  disfonksiyonudur. Disfonksiyonel işeme olgularının %70’ne fonksiyonel barsak bozuklukları eşlik etmektedir.

Close