11. National Pediatric Urology Congress

View Abstract

Oral Presentation - 20

CLINICAL AND URODYNAMIC EVALUATION OF POSTERIOR URETHRAL VALVE PATIENTS; SINGLE CENTER 20 YEARS OF EXPERIENCE

B Türedi Sezer*, M Uçar**, A Karagözlü Akgül***, MU Yılmaz*, O Dönmez****, ME Balkan*, N Kılıç*
*Bursa Uludag University, Faculty of Medicine, Department of Pediatric Surgery, Division of Pediatric Urology
**Akdeniz University School of Medicine Department of Urology, Antalya
***Marmara University School of Medicine, Department of Pediatric Surgery, Division of Pediatric Urology, Istanbul
****Bursa Uludag University School of Medicine Department of Pediatrics, Division of Pediatric Nephrology

Introduction Posterior urethral valve (PUV) is a congenital anomaly in pediatric urology practice which requires long term close follow-up because of high morbidity and mortality rates in chronic process. Early diagnosis and treatment may help to lengthen the duration of development of chronic renal failure (CRF) and end-stage renal failure (ESRF). We aim to present results of patients with PUV who are under follow-up in our clinic.

Patients and Method Files of patients who were diagnosed, treated and under follow up with PUV between 2000 and 2020 years in Uludag University Pediatric Urology clinic were retrospectively analyzed. Patients were evaluated by presence of antenatal diagnosis, age of diagnosis, reference symptom, time and type of operation, additional anomalies, additional surgeries, long term follow-up and urodynamic results. Eighty five patients with range 5 days to 13 years of age were included in the study. Thirty five patients (41%) were diagnosed with antenatal hydronephrosis and hydroureteronephrosis, 19 patients (22%) had difficulty in voiding, 12 patients (14%) had reccurrent urinary tract infections. Forty two patients (49%) had vesicoureteral reflux (VUR).Additional anomalies were unilateral ureterovesical junction obstruction, non-palpable testes, unilateral ureteropelvic junction obstruction, anorectal malformation. All patients were followed up by checking renal functions, upper urinary tract scanning and urodynamic evaluation with pediatric nephrology clinic and evaluated with CRF, ESRF, dialysis programme and transplantation status.Urodynamic evaluation of 76 patients showed hypocompliance, low-capacity and detrusor instability in 29 patients(38%) and they were given anticholinergic treatment. Twenty one patients (27%) were given clean intermittant catheterisation due to significant postvoid residual urine.

Conclusion Posterior urethral valve is a congenital anomaly that requires early diagnosis and treatment for its long term morbidity and mortality. In addition to surgical treatment, long term close follow up-for CRF and ESRF are needed to avoid or slow the progression of disease.

POSTERİOR ÜRETRAL VALV KLİNİK VE ÜRODİNAMİK SONUÇLARIMIZ ; TEK MERKEZ 20 YILLIK DENEYİM

B Türedi Sezer*, M Uçar**, A Karagözlü Akgül***, MU Yılmaz*, O Dönmez****, ME Balkan*, N Kılıç*
*Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı
**Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı, Antalya
***Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi AD, Çocuk Ürolojisi BD, İstanbul
****Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı ,Çocuk Nefroloji Bilim Dalı

Giriş Posterior üretral valv (PUV) çocuk ürolojisi pratiğinde sık görülen, kronik dönemde yüksek morbidite ve mortalite oranı ile uzun dönem ve yakın takip gerektiren doğumsal anomalidir. Erken tanı ve müdahale, kronik böbrek yetmezliği (KBY) ve son dönem böbrek yetmezliğine (SDBY) gidişi yavaşlatmayı sağlayabilmektedir. Kliniğimizde takip edilen posterior üretral valvli hastaların sonuçlarını sunmayı amaçladık.

Hastalar ve Yöntem Uludağ Üniversitesi Çocuk Ürolojisi kliniğinde 2000-2020 yılları arasında tanı almış olan, tedavi edilen ve takipte olan hastaların dosyaları retrospektif olarak değerlendirildi. Hastalar, antenatal tanı varlığı , ilk tanı yaşı, başvuru semptomu, ilk müdahale zamanı ve cerrahi yöntem, eşlik eden ek patoloji varlığı, geçirilmiş ek cerrahiler, uzun dönem takipleri ve ürodinamik sonuçları açısından ele alındı. Yaş aralığı 5 gün ile 13 yıl arasında değişen 85 hasta çalışmaya dahil edildi. Otuz beş hastada (%41) antenatal hidronefroz/hidroüreteronefroz mevcuttu, 19 hasta(%22) kesik kesik işeme ile tanı alırken 12 hastada(%14) sık idrar yolu enfeksiyonu nedeni ile araştırılırken tanı aldı. Kırk iki hastada (%49) eşlik eden vezikoüreteral reflü mevcuttu. Eşlik eden anomaliler arasında 11 hastada tek taraflı üreterovezikal bileşke darlığı, 2 hastada non palpable testis, 1 hastada tek taraflı üreteropelvik darlık, 3 hastada anorektal malformasyon saptandı. Tüm hastalar düzenli aralıklarla böbrek fonksiyonları, üst üriner sistem görüntülemeleri ve ürodinamik değerlendirmeleri yapılarak,KBY,SDBY,diyaliz ve nakil durumları açısından çocuk nefroloji kliniği ile birlikte takip edildi. Ürodinamik sonuçları değerlendirilen 76 hastanın 29’u (%38) hipokompliyans, düşük kapasite ve detrusor instabilitesi nedeni ile antikolinerjik tedavi alıyor. Anlamlı rezidü saptanan 21 hasta (%27) temiz aralıklı kateterizasyon (TAK) yapıyor. Hastaların 8’inde intermittant işeme patterni saptanırken 5’inde myojenik yetmezliğe bağlı detrusor-sfinkter dissinerjisi (DSD) mevcuttu.

Sonuç Posterior üretral valv erken tanı ve müdahale gerektiren uzun dönem morbiditesi ve mortalitesi yüksek olan doğumsal bir hastalıktır. Cerrahi tedaviye ek olarak uzun dönem yakın takipleri, KBY'ye gidişi önlemek ya da yavaşlatmak açısından önemlidir.

Close