11. National Pediatric Urology Congress

View Abstract

Oral Presentation - 19

HOW CLOSELY LINKED ARE BOWEL DYSFUNCTION AND DYSFUNCTIONAL VOIDING?

B Usta, Hİ Tanrıverdi, B Arıkbaşı, E Arslan, C Taneli
Manisa Celal Bayar University, Faculty of Medicine, Department of Pediatric Surgery, Division of Pediatric Urology Manisa, Turkey

PURPOSE

Due to the embryological, neurological and anatomical relationship between the bladder and the intestine, accompanying bladder and bowel problems are called bladder bowel dysfunction(BBD).Instead of explaining the pathogenesis, BBD defines this parallel dysfunction.The aim of our study is to examine a group of patients who present with bowel dysfunction with dysfunctional voiding (DV) and to try to clarify these relationships.

MATERIAL METHODS

The bowel symptoms of the patients were diagnosed with DV between January 2018 and January 2021 were examined retrospectively.The diagnosis of DV was made by determining at least two uroflowmetries with a stacatto and-or intermitant voiding curve and pelvic floor activity during voiding.Group 1: pure DV, Group 2: DV and overactive bladder (OAB), Group 3: DI and underactive bladder.Rome IV criteria, Bristol stool scale and defecation diary were used for the diagnosis of intestinal dysfunction.

RESULTS

Group1: 7 cases, Group 2: 30 cases, Group 3: 13 cases were detected.Functional constipation was detected in all cases(100%) in Group 1.In Group 2, functional constipation was detected in 3 cases (30%), non-retentetive fecal incontinence in 10 cases (76.9%).Retentetive fecal incontinence was accompanied in 2 cases (6.6%) and functional constipation in 23 cases (76.6%) in Group 3.In all cases with functional constipation, increased voiding frequency and urge incontinence(urinary and anal) was found.It is thought that the relationship between DV and functional constipation may be related to a similar discoordination between the rectum and anal sphincter.Functional constipation and non retentetive fecal incontinence in DV and overactive bladder cases may be associated with overactivity of both detrusor and rectal wall muscles.It is thought that decreased urination and defecation sensation due to the retantion of urine for a long time in DI and under active bladder cases eventually leads to fecal plug and fecal incontinence.

CONCLUSION

A close relationship was found between DI and intestinal dysfunctions.It should be noted that the external urethral sphincter and anal sphincter are both striated muscles and components of the pelvic floor muscles.The etiology of DI related fecal incontinence merits further inverstigation.

DİSFONKSİYONEL İŞEME VE BARSAK DİSFONKSİYONLARI NE KADAR YAKINDAN İLİŞKİLİDİR?

B Usta, Hİ Tanrıverdi, B Arıkbaşı, E Arslan, C Taneli
Manisa Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı, Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı, Manisa

AMAÇ

Mesane ve bağırsak arasındaki embriyolojik, nörolojik ve anatomik ilişki nedeniyle, eşlik eden mesane ve bağırsak sorunları mesane barsak disfonksiyonu (MBD) olarak isimlendirilmektedir. MBD, patogenezi açıklamadan paralel disfonksiyonu tanımlayan bir terim olarak kullanılmaktadır. Çalışmamızın amacı disfonksiyonel işeme (Dİ) ve barsak disfonksiyonu; fonksiyonel kabızlık(FK), fekal retansiyon(FR) ve fekal inkontinanslı(Fİ) hastaları inceleyerek ilişkilerini aydınlatmaya çalışmaktır.

GEREÇ ve YÖNTEM

Ocak 2018-Ocak 2021 tarihleri arasında alt üriner sistem semptomu nedeniyle ileri inceleme yapılan ve Dİ tanısı konulan olguların barsak semptomları geriye dönük olarak incelendi. DI olguları 3 gruba ayrılarak değerlendirildi Grup 1:pür Dİ, Grup 2:Dİ ve eşlik eden aşırı aktif mesane(AAM) bulguları, Grup 3:Dİ ve eşlik eden az aktif mesane bulguları. Barsak disfonksiyonu tanısı için Roma IV kriterleri, Bristol kaka ölçeği ve dışkılama günlüğü kullanıldı.

BULGULAR

Grup 1:7 olgu, Grup 2:30 olgu, Grup 3:13 olgu mevcuttu. Grup 1'deki olgularının tümünde(%100) eşlik eden FK saptandı. Grup 2'de 3 olguda(%30) FK, 10 olguda (%76.9) non-retentative fekal inkontinans (NRFİ) saptandı. Grup 3'te 2 olguda (%6.6) FR ve Fİ, 23 olguda(%76.6) FK eşlik ettiği görüldü. FK saptanan olguların tümünde artmış işeme sıklığı ve yetişememe(üriner ve anal) görüldü. NRFİ olgularına AAM sık olarak eşlik ederken, FR'ye bağlı Fİ olgularına sık olarak az aktif mesane eşlik etmekteydi. Çalışmamızda DI ve FK ilişkisinin, rektum ve anal sfinkter arasındaki diskoordinasyonla ilişkili olabileceği düşünülmektedir. Dİ ve AAM olgularındaki FK, Fİ ilişkisi, hem eksternal üretral sfinkter, hem de rektal duvar kaslarının(tüm pelvik taban) aşırı aktivitesine veya gevşetilememesiyle ilişkili olabilir. Dİ ve az aktif mesane olgularında ise zamanla azalan işeme ve dışkılama hissinin sonuçta fekal tıkaç ve Fİ'a neden olduğu düşünülmektedir.

SONUÇ

Dİ ve barsak disfonksiyonları arasında çok yakın bir ilişki bulunmuştur. Eksternal üretral sfinkter ve anal sfinkterin her ikisinin de çizgili kas ve pelvik taban kaslarının bileşenleri olduğu unutulmamalıdır. Dİ ile ilişkili Fİ'nin etiyolojisi daha fazla araştırmayı gerektirmektedir.

Close