Oral Presentation - 57
Retrospective Analysis of Clinical Features and Factors Associated with Genital Injury Severity Score in Pediatric Genital Trauma
Merve ÖZTÜRK, Hakan Özcan, Sefer Tolga Okay, Hasan Deliağa, Esra Özçakır, Mete Kaya
Department of Pediatric Surgery and Pediatric Urology, Health Sciences University, Bursa Yüksek İhtisas Training and Research Hospital
Objective: Although pediatric genital traumas are rare, they pose significant challenges in diagnostic evaluation and treatment planning. The type of trauma, its anatomical location, and the therapeutic approach are key factors in determining the severity of the injury. This study aimed to evaluate the clinical characteristics of pediatric patients who presented with genital trauma and to investigate factors associated with the Genital Injury Score (GIS) using multivariate analysis.
Methods: Retrospective data from 197 children diagnosed with genital trauma between 2016 and 2024 were analyzed. Recorded variables included age, sex, type of trauma, anatomical site, treatment modality (surgical/conservative), GIS score, and associated injuries. Patients were categorized into three groups based on GIS: mild (score 1), moderate (score 2–3), and severe (score 4–5). The relationships between clinical parameters and GIS severity were evaluated through intergroup comparisons. Trauma localization and treatment approaches were compared between sexes. The correlation between age and GIS was analyzed using Spearman’s correlation, and independent predictors of GIS score were identified using multivariate linear regression analysis.
Results: Of the patients, 61% were female (n=121) and 39% male (n=76), with a mean age of 7.9 ± 3.7 years. Labial lacerations were the most common injuries in females, while scrotal and perineal traumas were predominant in males. The rate of surgical intervention was significantly higher among male patients (p<0.05). GIS severity distribution showed 73% of patients had mild, 24% moderate, and 3% severe trauma. Perineal and anal traumas in males were significantly more frequent in the severe GIS group (p<0.005). A weak but statistically significant correlation was found between age and GIS (ρ = 0.19, p = 0.008). In multivariate regression analysis, colostomy (β = +1.67), laceration (β = +1.20), and vaginal trauma (β = +1.40) were independently associated with increased GIS scores (all p<0.001).
Conclusion: In pediatric genital trauma, trauma type, location, and treatment modality are major determinants of injury severity. Analysis based on GIS levels revealed that perineal and anorectal traumas were particularly associated with more severe injuries. Identifying parameters affecting GIS may enhance clinical decision-making and allow for more individualized treatment strategies.
Genital Travmalı Çocuklarda Klinik Özellikler ve Şiddet Skoru ile İlişkili Faktörlerin Retrospektif Analizi
Merve ÖZTÜRK, Hakan Özcan, Sefer Tolga Okay, Hasan Deliağa, Esra Özçakır, Mete Kaya
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Cerrahisi ve Çocuk Ürolojisi Kliniği
Amaç: Çocukluk çağı genital travmaları nadir görülmekle birlikte, tanı ve tedavide zorluklar barındırmaktadır. Travmanın tipi, lokalizasyon ve tedavi yöntemleri travmanın ciddiyetini belirlemektedir. Bu çalışmada, genital travma nedeniyle başvuran pediatrik olguların klinik özellikleri değerlendirilmiş ve Genital Injury Score (GIS) ile ilişkili belirleyici faktörler analiz ile incelenmiştir.
Yöntem: 2016–2024 yılları arasında genital travma tanısı alan 197 çocuğa ait retrospektif veriler analiz edilmiştir. Kaydedilen değişkenler arasında; yaş, cinsiyet, travma tipi, anatomik lokalizasyon, uygulanan tedavi yöntemi (cerrahi/konservatif), GIS skoru ve eşlik eden yaralanmalar yer almıştır. GIS’e göre olgular üç gruba ayrılmıştır: hafif (skor 1), orta (skor 2–3) ve ağır (skor 4–5). Klinik parametrelerin GIS şiddet düzeyleriyle ilişkisi, gruplar arası karşılaştırmalarla değerlendirilmiştir. Cinsiyet gruplarına göre travma lokalizasyonları ve tedavi yöntemleri karşılaştırılmış, Spearman korelasyonu ile yaş-GIS ilişkisi incelenmiş, çok değişkenli doğrusal regresyon modeli ile GIS skorunu etkileyen bağımsız değişkenler belirlenmiştir.
Bulgular: Olguların %61’i kız (n=121), %39’u erkek (n=76) olup, yaş ortalaması 7,9±3,7 yıldır. Kız çocuklarında en sık labial laserasyonlar izlenmişken, erkek çocuklarda skrotal ve perineal travmalar ön plandaydı. Cerrahi müdahale oranı erkeklerde anlamlı şekilde daha yüksekti (p<0,05). GIS skoru gruplandırıldığında; olguların %73’ü hafif, %24’ü orta, %3’ü ağır travma kategorisindeydi. Erkeklerde perine ve anüs bölgesindeki travmaların ağır GIS grubunda yer alma oranı anlamlı şekilde yüksekti (p<0.005). Spearman korelasyonu yaş ile GIS arasında zayıf fakat anlamlı bir ilişki gösterdi (ρ = 0.19, p = 0.008). Çok değişkenli doğrusal regresyon analizinde kolostomi (β=+1.67), laserasyon (β=+1.20) ve vajinal travma (β=+1.40) GIS skorunda artış ile anlamlı şekilde ilişkiliydi (tümü p<0.001).
Sonuç: Pediatrik genital travmalarda travma tipi, lokalizasyon ve tedavi yöntemi, travma şiddetini etkileyen başlıca faktörlerdir. GIS düzeyi analizleri, perineal-anorektal travmaların yüksek travma şiddeti ile ilişkili olduğunu ortaya koymuştur. GIS’e etki eden parametrelerin tanımlanması, klinik karar sürecine katkı sağlar ve tedavinin bireyselleştirilmesine olanak tanır.