Çocuklarda Özofagus Motilite Bozuklukları Sempozyumu & VI. Yutma Bozuklukları Kongresi

View Abstract

Oral Presentation - 0

Evaluation of Stroke Events with Brainstem Infact and Swallowing Disorders

BE Demiryürek
Sakarya University Training And Research Hospital Neurology Department

Objective: Dysphagia is a frequent and disabling complication after stroke and the frequency has been reported between 19-81% with wide variation. We aimed to evaluate the clinical and demographic characteristics of patients with early-onset stroke who had swallowing impairment and dysphagia clinically by bedside tests in particular, after brain stem lesions.

Material and Methods: At least two clinical aspiration risk indicators (dysphonia, dysarthria, abnormal gag reflex, abnormal voluntary cough, cough after swallowing, change of voice after swallowing) in the first month after stroke (isolated brain stem infarction) 101 patients with stroke were studied prospectively. Dysphagia score, demographic characteristics (age, sex), stroke etiology, duration of swallowing, and PEG status were assessed by bedhead swallowing tests in those patients with a normal conscious and a Glaskow coma score of 15.

Findings: The mean age of the patients was 55,5 ± 9,7. 56 of them were women, 45 are men. According to etiology, 66 had atherothrombotic stroke and 35 had cardioembolic stroke. The average recovery time of swallowing disorder was 12.6 ± 7.3 days. The average dysphagia score in the bedside swallow test was 0.6 ± 0.6. 44 of the patients were fed with PEG, while 57 of them had oral feeding. There was no significant relationship between age, gender and etiology and duration of swallowing recovery (p> 0.05). At the same time, there was no significant relationship between age and sex and bedside dysphagia score (p> 0,05). However, in cardiembolic stroke patients bedside dysphagia scores were lower than those in atherothrombotic stroke patients, whereas patients with PEG were found to be lower than those without bedside dysphagia scores (p = 0,02, p = 0,01). The initial bedside dysphagia score was lower (p = 0.01) as the swallowing time improved

Discussion: Bedside tests give quick and practical results in assessing dysphagia in patients with early stroke. Nutritional support should be provided with oral nutritional methods or alternative strategies. With appropriate rehabilitation programs, it is possible to shorten the length of stay in the hospital, to improve the functional status, and to reduce complications and mortality.

Beyin Sapı Enfaktı ve Yutma Bozukluğu Olan İnme Olgularının Özelliklerinin Değerlendirilmesi

BE Demiryürek
Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Kliniği

Amaç: Disfaji, inme sonrası sık karşılaşılan ve özürlülüğe yol açan bir komplikasyondur ve sıklığı çok geniş farklılıklarla %19-81 arasında rapor edilmiştir. Özellikle beyin sapı lezyonları sonrası ortaya çıkabilmektedir.Bu çalışmada yutma bozukluğu olan erken dönem inmeli hastaların klinik ve demografik özellikleri ile disfajiyi klinik olarak yatak başı testler ile değerlendirmeyi amaçladık.

Gereç ve Yöntemler: İnme sonrası (izole beyin sapı enfaktı) ilk bir aylık dönemde olup en az iki klinik aspirasyon risk belirteci olan (disfoni, dizartri, anormal öğürme refleksi, anormal istemli öksürük, yutma sonrası öksürük, yutma sonrası ses değişimi) 20-70 yaş arası 101 inmeli hasta prospektif olarak incelendi. Glaskow koma skoru 15 ve bilinci açık olan bu hastalarda yatak başı yutma testleri ile disfaji skoru, demografik özellikler (yaş, cinsiyet), inme etyolojisi, yutma düzelme süresi ve PEG durumu değerlendirildi.

Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 55,5± 9,7’idi. 56’sı kadın, 45’i erkekti. Etyolojiye bakıldığında 66’sında aterotrombotik inme, 35’inde kardioembolik inme öyküsü mevcuttu. Yutma bozukluğunun ortalama düzelme süresi 12,6 ±7,3 gün olarak belirlendi. Yatak başı disfaji puanı (YBDP) ortalama 0,6± 0,6 idi. Hastaların 44’ünde PEG ile beslenme sağlanırken, 57’sinde oral beslenme mevcuttu. Yaş, cinsiyet ve etyoloji ile yutma düzelme süresi arasında anlamlı ilişki saptanmadı (p>0,05). Aynı zamanda yaş ve cinsiyet ile YBDP arasında anlamlı ilişki saptanmadı (p>0,05). Bununla birlikte kardiembolik inme hastalarında aterotrombotik inme hastalarına göre YBDP daha düşük saptanırken, PEG’i olan hastalarda başlangıç YBDP olmayanlara göre daha düşük saptandı (p=0,02, p=0,01). Yutma düzelme süresi arttıkça , başlangıç YBDP daha düşüktü (p=0,01).

Tartışma: Erken dönem inmeli hastalarda disfajinin değerlendirilmesinde yatak başı testler hızlı ve pratik sonuçlar vermektedir. Oral beslenme yöntemleri ya da alternatif stratejiler ile nutrisyonel destek sağlanmalıdır. Uygun rehabilitasyon programları ile hastanede kalış süresini kısaltmak, fonksiyonel durumu yükseltmek, komplikasyonları ve mortaliteyi azaltmak mümkün olmaktadır.

Close