IV. National Pediatric Urology Congress

View Abstract

Poster With Presentation - 15

The relationship between the vesicureteral reflux grade and differential renal function in children

Aim:To analyze the relationship between vesicoureteral reflux (VUR) grade and differential renal function (DRF) on admission, obtained through dimercapto-succinic acid scintigraphy (DMSA) in children with VUR.

Material and method:The medical reports of the patients who had a diagnosis of VUR by micturating cystoureterography from January 2011 to December 2012 and underwent surgical or non-surgical treatment were reviewed, retrospectively. 

Results:The study included 119 children (65 girls, median age 5.8 years; range 1 month to 17.4 years). The most common presenting complaints were urinary tract infection (52 patients), antenatal hydronephrosis (15 patients), abdominal pain (14 patients), and enuresis (9 patients). There were 178   refluxing units; 59   of them were bilateral. Thirteen patients (19 refluxing units) with solitary kidneys or DRF lower than 5% were excluded. The percentage of refluxes were 8.8%, 38.8%, 28.8%, 11.9%, and 11.9% for grade I to V refluxes, respectively. The median DRF was 53% (range:38 to 82), 50%(r:9 to 93), 38%(r:8 to 92), 43%(r:16 to 57), and 51%(r:21 to 79) for grade I to V refluxes, respectively. The median DRF of renal units with grade III and IV refuxes were significantly lower than the mean DRF of grade I,II and V refluxes (P<0.05).

Conclusion:Patients with VUR have a higher risk of pyelonephritis and renal scarring following urinary tract infection.  Vesicoureteral reflux patients particularly with grade III and IV reflux were found to have significant renal damage on first admission and at the initial diagnostic work-up with DMSA.  This result was attributed to high rate of urinary tract infection in grade III and IV reflux groups.  

Çocuklarda vezikoüreteral reflü derecesi ile differensiyal böbrek fonksiyonu ilişkisi

Amaç:Veziko üreteral reflü (VÜR) saptanan hastalarda ilk başvurudaki VÜR derecesi ve dimerkapto-süksinid asit (DMSA) sintigrafisi ile bulunan diferansiyel böbrek fonksiyonu (DBF)arasındaki ilişkiyi araştırmak.

Materyal ve metod:Ocak 2011 ile Aralık 2012 arasında işeme sistoüretrografisi ile VUR tanısı alarak cerrahi veya medikal tedavi yapılan hastaların tıbbi kayıtları geriye doğru incelendi. 

Sonuçlar:Çalışmaya 119 hasta alındı (65 kız, medyan yaş 5,8 yıl; 1 ay ile 17,4 yaş arası). En sık başvuru nedenleri idrar yolu enfeksiyonu (52 hasta), antenatal hidronefroz (15 hasta), karın ağrısı (14 hasta), ve idrar kaçırma idi (9 hasta). Hastalarda 178  böbrek ünitesinde reflü saptandı; bunların 59 ’ü çift taraflıydı. Soliter böbreği olan veya tek taraflı DBF’u %5den küçük olan 13 hasta (19 reflü ünitesi) çalışmadan çıkarıldı. Reflü derecesi  I’den V’e kadar olan böbrek ünitelerinin oranları sırasıyla % 8.8, %38.8, %28.8, %11.9 ve % 11.9 idi. Bir ile V. derece arasında reflü saptanan böbrek ünitelerinin medyan DBF’u sırasıyla %53 (aralık:38 to 82), %50(a:9 to 93), %38(a:8 to 92), %43(a:16 to 57) ve %51(a:21 to 79) idi. Üçüncü  ve IV. derece reflüsü olan böbreklerin DBF’ları  I, II, V. derece  reflüsü olan böbreklere göre anlamlı olarak düşük bulundu (P<0.05).

Tartışma:Vezikoüreteral reflüsü olan hastalarda idrar yolu enfeksiyonu sonrası piyelonefrit ve böbrek skarı gelişme riski yüksektir. İlk başvuruda III. ve IV. derece VÜR saptanan hastaların ilk DMSA tetkiklerinde ciddi böbrek hasarı saptanmıştır. Bu sonucun III ve IV. derece reflü gruplarında idrar yolu enfeksiyonu nedeniyle başvuruların oranının yüksek olması ile ilişkili olduğu düşünüldü. 

Close