IV. National Pediatric Urology Congress

Aim:

The aim of this study is to demonstrate the compatibility of Ultrasound (US) and Voiding Cysto-Urethrography (VCUG) in diagnosis and follow up of Vesico-Urethral Reflux (VUR) disease, and the effectiveness of US.

Methods:

In Ankara Children's Hematology and Oncology Education and Research Hospital Department of Radiology, 288 VCUG and simultaneous US investigations of 219 consecutive cases in the last 6 months (October 2012-March 2013) was analysed retrospectively. Pelvis stasis, dilatation and hydroureteronephrosis were for the US, and VUR for the VCUG were the criteria that was taken into consideration.

For the statistical analysis, ROC curves, as well as senstivity, specificity, positive predictive value (PPV), and negative predictive values (NPV) were calculated.

Results: Patients were between ages 5 months and 18 years. One hundred and fifty one (68.9%) of the 219 patients were girl and 68 (31.1%) were boys. For the statistical analysis cases were divided into two groups aged less than 6 years (first group; n=137, 47.5%), and equal to or more than 6 years (second group; n=151, 52.5%). In 52% of the cases presumptive diagnosis were urinary tract infection or acute pyelonephritis, whereas in 48% VUR or hydronephrosis. In 158 (54.8%) cases VUR was not detected by VCUG, on the other hand in 130 (45.2%) patients VUR was detected. In 175 (60.7%) of these cases varying degrees of collecting system dilatation was detected by US.

In the first group senstivity, spesificity, PPV, and NPV of the US in detecting VUR were 90.2% , 46 %, 65%, and 81 % respectively ( p= 0,0001).

In the second group senstivity, spesificity, PPV, and NPV of the US in detecting VUR were 58% , 54%, 44.7 %, and 68 % respectively (p= 0,1559).

Conclusions:

VCUG is still a method of choice, but taking into consideration of being an invasive method, creating infectious complications, and being hard to perform in the child cases, as well as the risk of radiation exposure, creates the debate about its role for the diagnosis and follow up of VUR disease.

According to the results of this study, in cases older than 6 years of age US has a low senstivity and spesificity (58 %, and 54 %, respectively). As a result it is not as effective as VCUG in this age group.

In the cases younger than 6 years of age US has a senstivity, spesificity, PPV, and NPV of 90.2% , 46 %, 65%, and 81 %, respectively.

As a result, US can be chosen instead of VCUG as an easy, safe and effective method in the diagnosis and follow up of patients with VUR younger than 6 years of age.

AMAÇ:

Bu çalışmanın amacı, vezikoüreteral reflü(VUR) tanı ve takibinde ultrason (US) incelemesi ile voiding sistoüretrografi (VCUG)incelemesinin uyumluluğunu ve US’nin etkinliğini araştırmaktır.

Yöntem:

Ankara Çocuk Hastalıkları Hematoloji-Onkoloji Eğitim Araştırma Hastanesi Radyoloji Bölümü’nde Ekim 2013-Mart 2013 tarihleri arasında çekilmiş (son 6 ayda) 219 hastaya ait, 288  VCUG incelemesi  ve eş zamanlı  US incelemesi sonuçları retrospektif olarak değerlendirildi. US de pelvik staz,dilatasyon ve hidroüreteronefroz, VCUG de ise VUR varlığı kriter alındı.

İstatistiki olarak ROC analizi ile korelasyon değerlendirmesi, sensitivite, spesifite, pozitif prediktif değer (PPV) ve  negatif prediktif değerler (NPV) saptandı.

Bulgular:  Yaşları 5 ay- 18 yaş arasında değişen toplam 219 hastanın 151’i kız (% 68,9), 68’i erkek (% 31,1) idi. Hastalar 6 yaş altı ile, 6 yaş ve üstü olmak üzere iki gruba ayrıldı. Altı yaş altında ( Birinci Grup) 137 hasta (%47,5), 6 yaş ve üzerinde ( İkinci Grup) 151 hasta (%52,5) hasta vardı.  Hastaların %52 sinde ön tanı tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu ya da akut pyelonefrit iken, %48 inde VUR ya da hidronefroz idi.  158 hastada (%54,8) VCUG ile VUR saptanmazken , 130 hastada (%45,2) VUR saptanmıştı. Bu hastaların 175’inde (%60,7) US’de değişen derecelerde toplayıcı sistem dilatasyonu mevcuttu.

Birinci grupta; US nin VUR saptamadaki sensitivitesi % 90.2 , spesifitesi ise %46 olarak, PPV %65, NPV % 81 olarak hesaplandı ( p= 0,0001)

İkinci grupta; US nin VUR saptamadaki sensitivitesi % 58 , spesifitesi ise %54 olarak, PPV %44,7, NPV % 68 olarak hesaplandı ( p= 0,1559)

Sonuç:

VCUG incelemesi geçerliliğini koruyan değerli bir inceleme olmakla birlikte, invaziv olması, enfeksiyon riski, özellikle çocuk hastalarda uygulama zorluğu ile radyasyon riski göz önünde bulundurulduğunda, VUR tanı ve takibindeki rolü ile ilgili bir tartışma söz konusudur.

 Çalışmanın sonuçlarına göre,  altı yaşından büyük çocuklarda US nin, VUR tanısı koymada ve izlemede sensitivite ve spesifitesi düşük (sensitivitesi %58, spesifitesi %54) bulundu. Bu sonuç bu yaş grubunda US nin VUR saptamada VCUG kadar etkin olmadığının göstergesidir.

6 yaşından küçük çocuklarda US’nin sensitivitesi % 90.2 , spesifitesi ise % 46 olarak, PPV % 65, NPV % 81 olarak hesaplandı.

Sonuçta  US, 6 yaşından küçük çocuklarda VUR tanı ve izleminde VCUG’yle karşılaştırıldığında kolay, güvenilir ve etkin bir tanı yöntemi olarak seçilebilir.