EN
TÜRKÇE
Oral Presentation - 4
Evaluation of Urotherapy Efficiency in Patients with Drug Resistance Over Active Bladder
EA Kırlı*, R Özcan*, Ş Emre*, A Yıldırım*, AE Hakalmaz**, A Ağbaş***, N Canpolat***, M Eliçevik*, SNC Büyükünal*, Y Söylet*, H Emir*
*Istanbul University Cerrahpasa Medical Faculty Department of Pediatric Surgery Division of Pediatric Urology
** Istanbul University Cerrahpasa Medical Faculty Department of Pediatric Surgery
***İstanbul University, Cerrahpasa Medical Faculty, Department of Pediatric Nephrology
Introduction:
The aim of this study is to evaluate efficiency of urotherapy in patients with drug resistance over active bladder (OAB).
Patients and method:
Datas of patients who were diagnosed as OAB and underwent urotherapy were reviewed between 2007-2017 according to demographic features, symptoms and response to procedure. Any of patient has anatomic defects and all patients were under medical treatment but still have symptoms. All patients and their families were informed. Pelvic floor relaxing and sphincter contracting exercises were taught. All patients underwent computerized biofeedback therapy. Success rates were calculated recommended as International Children’s Continence Society.
Results:
Twenty-eight patients (K:11, E:17) have median age of 9,07 years (6-14 year). Symptoms were grouped as daytime (n=9), nighttime (n=3), daytime/nighttime (n=16) incontinence. Urge symptoms (n=12) and frequency of voiding (n=9) were evaluated. Urinary tract infections (UTI) (n=8) and constipation (n=20) were the accompanying symptoms. Prophylactic antibiotics (n=3), anticholinergic (n=19) or combine medical therapies were used. Anti-constipation drugs were given to all patients before procedure. After urotherapy (mean 6 séance) full response were seen in %45 in daytime incontinence, %47 in nighttime incontinence. %60 of urge and %66 of frequency symptoms reduced. UTI (%52) and constipation (%69) deteriorated.
Conclusion :
Urotherapy is a efficient treatment option in drug-resistance OAB as a supportive treatment. It also helps reducing symptoms of accompanying problems.
Tedaviye Dirençli Aşırı Etkin Mesane Hastalarında Üroterapi Etkinliğinin Değerlendirilmesi
EA Kırlı*, R Özcan*, Ş Emre*, A Yıldırım*, AE Hakalmaz**, A Ağbaş***, N Canpolat***, M Eliçevik*, SNC Büyükünal*, Y Söylet*, H Emir*
*İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı
**İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi AD
***İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Çocuk Nefroloji Bilim Dalı
Giriş:
Bu çalışmanın amacı tedaviye dirençli aşırı etkin mesane (AEM) olgularında üroterapi uygulamasının etkinliğinin değerlendirilmesidir.
Hasta ve Yöntem:
2007-2017 tarihleri arasında anatomik sorunu olmayan, AEM tanısı izlenen medikal tedaviye destek olarak üroterapi uygulanan hastaların verileri geriye dönük olarak incelendi. Hastaların demografik özellikleri, semptomları ve tedavi sonuçları değerlendirildi. Üroterapi uygulaması öncesinde, tüm hastalara ve ailelerine yöntem ile ilgili bilgilendirme yapıldı. Pelvik taban kasma egzersizleri öğretildi. Bilgisayarlı biofeedback tedavisi uygulandı. Başarı oranları ICCS tarafından belirlenen kriterlere göre değerlendirildi.
Bulgular:
Yaş ortalaması 9,07 yıl (6-14 yıl) olan 28 hastanın (E:17,K:11) üroterapi öncesi semptomları gündüz (n=9), gece (n=3), gündüz/gece (n=16) olarak gruplandırıldı. Urge semptomları (n=12) ve işeme sıklığı (n=9) incelendi. İdrar yolu enfeksiyonu (İYE)(n=8) ve konstipasyon (n=20) eşlik eden sorunlardır. Uygulama öncesi proflaktik antibiyotik (n=3), antikolinerjik (n=19) veya kombine tedaviler (n=9) kullanılmıştır. Tüm hastalara laksatif tedavi başlanmıştır. Üroterapi sonunda (ortalama 6 seans) gündüz inkontinansında % 45, gece inkontinasında %47 oranında tam yanıt alındı. Urge semptomları %60 ve sık idrara çıkma % 66 oranında düzelme saptandı. İYE (%52), konstipasyon (%69) bulgularında gerileme görüldü.
Sonuç:
Üroterapi çocukluk çağı tedaviye dirençli AEM tedavisinde medikal tedaviye ek olarak uygulanabilen etkili bir tedavi yöntemi olarak değerlendirilmiştir.